Adım Adım Zafere

31 Mart seçimlerinde 37.8 oranla seçimin galibi olan Cumhuriyet Halk partisi, 1977 seçimlerinden sonra ilk defa büyük bir kazanıma imza attı.

Toplamda 420 belediyeyi yönetme fırsatı yakalayan CHP, iktidar partisine ve yandaşlarına giden kaynaklarına darbe vurdu. Açıklanan miktara göre 100 milyar lira borç ile devir alınan belediyelerin ilk önceliği, bünyelerinde mali disiplini sağlayıp, belediyelerin borç yükünü hafifletmek olacaktır. Tüm Türkiye’de şimdiden merak konusu olan 2028 genel seçimleri, belediyelerin göstereceği performansta önemli bir yere sahip olacaktır. Bu hususta CHP Belediyeleri’nin yönetebilirliklerini ispat etmek, yerelde ki sorunların üstesinden gelebilmek, toplumda büyük bir memnuniyeti inşa etmeleri bu hususta önemli bir ön koşul olmasına rağmen, halkın en büyük beklentisi ekonomik çöküşün zorluğunu yerel belediyelerin bir nebze olsun hafifletme beklentisi ile büyük rol oynuyor. Belediyelerimizin bir önce ki dönem yaptığı kent lokantaların, halk ekmek, askıda fatura, sosyalkart örneklerinin çoğaltılması ve daha geniş kapsamlı yürütülmesi şehir içi dayanışmayı artıracak, vatandaşların sorunlarına asgari düzeyde çözüm olacaktır. Bu hususta belediye kaynaklarının doğru yönetilmesi, işbilirliğin artırılmasını ve liyakat sahibi kadroların görev alması ile doğru orantılıdır. Genel Merkez’in sürecin kontrolünü sağlaması için denetim merkezi kurup,  belediye ve örgüt yönetimlerini sıkı bir denetime tabi tutmalıdır. 20 yıllık AKP iktidarının zaferine neden olan reorganizasyonu, genel merkezi tarafından kontrollü bir şekilde yönetilmesi sağlamaktan kaynaklanıyor. Ana kontrol merkezi olmayan, birbirinden bağımsız çalışan, birliğin ve beraberliğini tek bir hedefe yöneltemeyen yapıların vasat bir sonuçla karşılaşması muhtemeldir. Belediyelerde kurulucak yönetimlerin ahbap-çavuş ilişkisine göre değil, liyakatli kadroların ve işbilirlerin görev almasıyla gerçekleşir. Kısa dönem için kendi çıkarını düşünen belediye başkan ve yöneticilerinin partisinin iktidar sürecine vereceği tahribat, milyonlarca vatandaşımızın güvenerek oy verip şans tanıdığı bu zamanı hayal kırıklığına uğratarak en büyük darbeyi ve çöküşü hazırlıyabilir. Günümüz de devlet müfettişlerinin bile parti gözetmeden yaptığı rüşvet çukurunda, genel merkezin kurması gereken denetim mekanizmasında en çok dikkat etmesi gereken sorumlu kişilerinde denetiminin sağlanma hususudur. Sorumlu kişilerin kendi çıkarlarının gözettiği bir sistemde hatalara göz yuman unsurlar, verilecek bütün emeğin ve çalışmanın çöp olmasına vesile olabilirler. Bu tür yanlışların önüne geçilebilmesi için alan elinde veren elinde parti bünyesinden ihraç edilip, kamuoyu ile paylaşması halkın partiye bağlılığını artıracaktır.
Parti içi disiplin sorununun giderilmesine, liyakatlı denetim merkezlerinin kurulması, belediyelerin vatandaşın çıkarını gözeterek yürütülmesi, beş yıl boyunca tüm parti üye ve kadroların menfaat ve çıkar gözetmeden iktidarın sağlanması için mücadele etmesi, kurulucak bir reorganizsyon ile yeni bir bakış açısı,disiplin anlayışını ve ardından beklenilen zaferi peşinden getirecektir. Kazanılanı bir herase olarak değil emanet olarak görmek, vatandaşlarımıza ve partimizin büyümesine katkı sağlayacaktır. Bu süreç içerisinde 77 yıl sonra partimize zaferi getiren Genel Başkanımız sayın Özgür Özel ve çalışma arkadaşlarını büyük sorumluluk düşmektedir. Yazımın ilk bölümünde kaleme aldığım bölüm genel olarak yaşayacağımız sorunları dile getirdim. Bu yazımın ardından sürece katkı sağlayacak düşünceler ile devam edeceğim.